Kuzey Avrupa’nın sınır noktalarında yer almasına
rağmen gerek geçmiş gerekse güncel tarihi ve sosyal önemi açısından bölgenin en
renkli ve popüler şehirlerinden birisi olan Amsterdam, dünyanın dört bir
yanından insan tarafından bilinerek kendisinden sıkça bahsettirmesini pek çok
farklı özelliğine borçlu durumda.
1150’li
yıllara dayanan tarihi ile birlikte dokuz yüz yıla yakın bir yaşam geçmişini
içerisinde barındıran şehir, yakın geçmişte ise son derece enteresan bir doku
ile kendisinden bahsettiriyor. Her ne kadar tarih ve kültür tutkunları şehri
genellikle müzeleri, altı yüz yıllık binaları ve eşsiz doğası için ziyaret
etmeyi seçse de, özellikle gençler arasında günah ve eğlence şehri olarak
adlandırılıyor.
Son derece
küçük bir kent olarak ancak sekiz yüz bini kişiyi içerisinde barındıran
Amsterdam, bu nüfusuna rağmen her sene on altı milyondan fazla tekil ve
toplamda yirmi milyon kişinin ziyaretine uğrayarak, yerel ekonomiye olduğu
kadar ülkeye de son derece büyük katkı sağlamaktadır.
Şehri
çepeçevre saran kanallar ile birlikte kanal evler olarak adlandırılan son
derece enteresan bir konaklama imkanını da içerisinde barındıran Amsterdam,
turistlerin tarihsel yapının yanı sıra bu tarz enteresan tecrübeleri de
edinmelerini mümkün kılmakta.
Şehir
sınırları içerisinde hafif uyuşturucuların kullanımının belirli bir kontrol
çerçevesi altında sabit olması sebebi ile kimi çevreler tarafından beğeni
kazandığı kadar bazı toplumlar tarafından da dışlayıcı gözleri kendisine
çevirmekte.
Amsterdam’ın
günahlar şehri olarak adlandırılmasının bir diğer sebebi de gelecek senelerde üst
düzeylerde kısıtlanacağı belirtilen fuhşun belirli bölgeler içerisinde tıpkı
uyuşturucu madde kullanımı gibi izinler çerçevesinde gerçekleştirilmesi. Red
Light District adı verilen bölge içerisinde yaklaşık elli yıldır süren bu
durum, kadınların metalaştırılmamasını ve insan özgürlüklerinin
kısıtlanmamasını savunan taraflar arasında sürekli olarak tartışılmakta.
Dört mevsim
boyunca ziyaret edilebilinecek olan şehirde yaz ve kış aylarına özel olarak
daima bir festival veya etkinliğe rastlamak mümkün oluyor. Fakat yine de ilk
kez ziyaret gerçekleştirecek kişilerin Mayıs ilâ Ağustos aylarını tercih
etmelerinde fayda var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder